
Aralık 31, 2007
mutlu yıllar!!!!

Aralık 30, 2007
bozcaada : rüya gibi...

bozcaada kalesi...feribot yanaşırken adanın o muhteşem görüntüsü...2006 temmuzunda gittik adaya sevgilim ve ben...ikimizde tek kelimeyle aşık olduk muhteşemdi...o dar sokaklarında gezmek ,şarapların tek tek tadına bakmak,tertemiz ama buzz gibi suyunda yüzmek...


işte bunlar o sokakların fotoğrafları hepsi bizim çekimlerimiz diil hafıza kartı yeterli gelmeyince çok fazla fotoğraf çekememiştim,netten kopya çektim bi kaç :))
o sokaklarda insan kendini kaybediyor saatlerce bıkmadan yorulmadan gezdik...adanın merkezinde 2 mahalle var,biri rum mahallesi diğeri türklerin yaşadığı mahalle (alaybey ve cumhuriyet)...gezdikçe kendine hayran bırakan sürprizlerle dolu bir yer...ilk gün sadece merkezde dolaştık,dolaştık,dolaştık dur durak bilmeden yorulmadan ...
her gördüğümüz yeri ölümsüzleştirmek istedik,her sokakta bizi şaşkınlığa düşüren görüntülerle karşılaştık,manzaraya hayran olduk...
her bir kapı önü,her bir pencere de daha bi güzellikler selamladı bizi...
tıpkı beyaz saksıların içindeki mor çiçekler gibi,her birinin önünde uzun süre kalıp zevkle izledik... 2. gün önce ada şaraplarının tadına baktık bol bol aldık o lezzete bayıldık,sonrada o tadı başka yerde bulamayınca neden daha çok almadık die pişman olduk...sonra rüzgar güllerine gittik,polente feneri veee adanın birbirinden güzel koyları...ben denizin o muhteşem rengini başka hiç bir yerde görmedim her koyda durup adanın o buzzzzz gibi sularına girmek istesek te ilk deneyimdeki donma tehlikesi bizi alıkoydu,bu kadar soğuk olmasına rağmen yine de kaldık suda pırıl pırıl tertemizz....bayıldık.adadan ayrılırken aklımızı ,kalbimizi adada bıraktık bir gün mutlaka gelmek ama bi kaç günlük diil her yıl gelmek hatta ilerde yazları adada geçirmek hayaliyle ayrılırken bi yanımızı adada bıraktık...kesinlikle ama kesinlikle bozcaada yı görmedi iseniz gidin görün biz büyülendik :))
son olarak bozcaadaya gitmişken;
~ bozcada kalesini gezmeden,
~ adanın mahallelerinde gezmeden,
~ polente fenerini görmeden,
~ rüzgar güllerinin sesini duymadan,
~ buzz gibi pırıl pırıl denizinde yüzmeden,
~ ada sokaklarında karşınıza çıkan sanat galerilerini gezmeden,
~ merkezdeki kahvede tavşan kanı çayı içerek etrafı seyretmeden,
~ gelincik ve domates reçellerinden yemeden,
~ şarapların tadına bakmadan,
~ yemek için pazarlık yapmadan(biz yapmadık sonradan çooook pişman olduk :)) )
sakınnn dönmeyin aklınız kalırrrr...
d.n.. : )) adada sadece ziraat bankası var aman dikkat,tedbiri elden bırakmamakta fayda var kredi kartı da istediğiniz her yerde kullanılmıyor ...
çikolata soslu havuçlu kek

fotoğrafın ışığını bir türlü ayarlayamayınca işte bu görüntü çıktı ortaya...
tembel tembel otururken akşama misafir haberi alıp ayaklanınca sevgilim ben de hazırlık yapacak hal göremedi heralde tatlı için kafanı yorma ben hallederim gelirken dedi ama benim yine de içim el vermedi.mutfağa girip dünki havuçlu keki görünce bi sos hazırliim bakalım nasıl olucak güzel olmazsa biz yeriz artık dedim biraz da krem şanti ile süsledim.oldu size çikolatalı puding tarafından gizlenmiş havuçlu kek...
havuçlu kek için;
Malzemeler:
3 adet yumurta
1 su bardagi rendelenmis havuc
1 su bardagi toz seker
1.5 su bardagi un
yarim bardak ceviz ici
1 cay bardagi sivi yag
1 cay kasigi tarcin1 yemek kasigi kakao
kabartma tozu, vanilya,
sos için;
1 paket bitter çikolatalı puding,
1 paket krem şanti
yumurtalar ve seker koyu bir kivama gelene kadar cirpilir.daha sonra un, havuc,ceviz ici, sivi yag, tarcin, kakao, kabartma tozu ve vanilya ilave edilip,bütün malzeme yavasca karistirilir. malzemenin iyi karismasi gerek ve yeter şarttır.180 derece firinda 45 dak. kadar pisirilir
işte kek olduktan sonra tabii ben 1 gün sonra her bir kasenin dibine 1 dilim kek koydum,üzerine pudingi hazırlayıp sıcakken döküp soğuduktan sonra krem şanti ile süsledim,bir kaç da damla çikolata serptim.ben çokk sevdim umarım siz de seversiniz bu uyduruk tadı...
afiyet olsun...
Aralık 28, 2007
meyve şölenli irmik tatlısı...

resim biraz acemice tabii o zamanlar blog oluşturup içine de yaptığım yemek tariflerini ve resimlerini eklemek fikri aklımın köşesinde dahi olmadığı için rasgele çekilmiş,artık sonrakilerde daha özenli olucazzz :)) işte makyajlanmış irmik tatlısının tarifi ;
Malzemeler:
1 kg süt
8 kaşık irmik
6-7 kaşık irmik(zevke göre)
1 limon kabuğu rendesi
1 vanilya
kaşığın ucu ile margarin
1 paket hazır meyve şöleni
ve ütünü süslemek için dilediğiniz meyveler
meyve şöleni hariç malzemeleri tencereye koyup karıştırarak göz göz olana kadar pişiriyoruz.muhallebi kıvamına geldikten sonra kalıbı (ben küçük borcam kullandım) ıslatarak muhallebinin yarısını döküyoruz araya dilediğimiz meyveleri sıralıyoruz,üstüne kalan muhallebiyi de döküp buz dolabında 3-4 saat bekltiyoruz. daha sonra kalıbı ters çevirip meyvelerle süslüyoruz.meyve şölenini tarifine uygun pişirip meyvelerin üzerine döküyoruz.
hımmmm harika
afiyet olsun...
Aralık 27, 2007
bir safranbolu günü...

nerden bilirdim ki ilerleyen yıllarda 2 adım kadar yakın olacağım...
adını çok kıymetli olan safran çiçeğinden almış eski konakları ile ünlü tarihi bir mekan safranbolu,unesco tarafından 1994 yılında dünya mimari miras şehirleri arasına alınmıştır.
ilk gördüğümde de çok etkilendiğim gibi şimdi de her gittiğimde gezmekten keyif aldığım insanı geçmişe götüren büyülü bir mekan...
bu sefer dolaşırken fotoğraf çekmek istedim ama her zaman olduğu gibi içinde ben ya da biz olan fotoğraflar yerine bi değişiklik yapıp sadece safranbolu'yu fotoğrafladım.sanat fotoları :))


