Haziran 27, 2009

Lyon'dan III ...





Selammm...
Uzun bir aradan sonra döndüm ben...Gezdim gezdim gezdim vee işte burdayım... Ben gezer tozarken meğerse arşivde beklermiş bu fotolar... Vee tabii Lyon yazımı tamamlayamadığımı da gösterirmiş haliyle ama maalesef bi sonraki bahara o da belki :))

Lyon'dan II...





Saone ve Rhone nehirleri kiyisinda yer alan sehir, kiyi sehirlerin masumiyetini her yönü ile hissettiriyor....
Rönesans mimarisinin basarili örneklerinin yani sira, her kösesinde müze ve sanat duraklari bulunan kent, önem verdigi sanat dallari kadar dünya mutfagina kazandirdigi lezzetleriyle de dikkat çekiyormuş. Lyon, Paris`ten sonra sanatin gelisimine en çok katkida bulunan sehirmiş... Opera binası ,Güzel sanatlar müzesi ve daha bir çokları görülmeğe değer...
Lyon en az Paris kadar etkileyici bir şehir...

Haziran 26, 2009

Lyon'dan...





Ne çok imreniyorum uzuuuun uzun yazabilenlere ama yok vakit yok daha bi gezinin yazılarını tamamlayamadan benim leylek yine havalanmaya başladı :)) Henüz planlar yapamasam da salı günü yeni bi yolculuk başlıyor ... Bu sefer istikamet İzmir Kuşadası Alaçatı Çeşme Şirince Efes ..... Tüm önerilerinizi bekliyorum nerede kalınır, ne yenir, nereler gezilir vs vs ...

~~~~
Fransa gezimizin ikinci ayağı ...
Lyon Fransa'nın güneydoğusunda bir kent. Nüfusu 1,648,216 olan Lyon Rhone Bölgesi'nde yer almakta. Lyon Paris ve Marsilya'dan sonra Fransa'nın en kalabalık üçüncü şehri...
~~~~
Fransa'nın Rönesans döneminden kalma Eski Lion (Old Lyon)'un sahip olduğu mimariler, Rhone ve Saone nehirlerinin kent merkezine yakın bir noktada birleşerek oluşturduğu Presqu’ile yarımadası, bu nehirlerin kente kazandırdığı yaşam biçimleri ve çok sayıda müzenin kentteki varlığı Lion'un büyüsüne büyü katmakta.... Fourviere'de yer alan Fourviere Notre Dame Basilikası (Basilique de Notre Dame de Fourviere), 1872 ve 1896 yılları arasında inşa edilmiş. Burada mozaikler ve renkli camlar bulunmakta.... Fourviere'nin eteğinde bulunan Saint-Jean Katedrali, 12. ve 15. yüzyıllar arasında kurulmuş... Bu kilise Roma mimarisinden Gotik mimariye geçişi yansıtır...
~~~~
Place Bellecour (Bellecour Meydanı), Avrupa'nın en büyük ve sakin meydanlarından biri. Meydanın ortasında Kral XIV. Louis'in heykeli bulunmakta.... Kent merkezinde yer alan Güzel Sanatlar Müzesi (Musée des Beaux-Arts), Eski Yunan ve Mısır sanatlarına, Orta Çağ'a ait heykel ve tablolara, çağdaş çalışmalara ev sahipliği yapar. Fourviere'nin arkeolojik bölümünde yer alan Gallo-Roma Uygarlığı Müzesi (Musée de la Civilisation Gallo-Romaine), yeraltı pasajlarıyla birbirine bağlı çok sayıda sergiyi bünyesinde barındırır. Rhone-Alphes bölgesinde heykeller, mozaikler ve diğer birçok arkeolojik kalıntılardan oluşan muhteşem bir koleksiyon bulabilirsiniz.
taşar. Kentin birçok bölümünde gece eğlencesinin sunduğu sınırsız alternatifler bulabilirsiniz...
d.n... Ansiklopedik bilgiye daha detaylı haliyle THY sitesinden ulaşabilirsiniz...

Haziran 22, 2009

PariS'den II ...

Yağmurlu bir güne uyandık tam da Paris e ayırdığımız tam bir günde ... Geceden yaptığım tüm rotalar bi anda yön değiştirdi .İlk durağımız Eyfel görelim bakalım dedik meşhur demir yığınını ,gerçi Şanzelizeden görmüşlüğümüz vardı gece ama en tepesine çıkmadan gördük sayılmazdı pek tabi :)) Opera durağından metroyla önce İnvalides e geçtik ordanda C ile Bir Hakeim e Eyfel e pek yakınız artık ...

Eyfel Kulesi’nden nefret ettiğini her fırsatta dile getiren Fransız yazar Guy de Maupassant, sık sık kulenin içindeki kafede otururken görülürmüş. Bu kadar nefret ettiği bir yerde ne işi olduğunu soranlara verdiği cevap ise “Bu lanet demir yığınını Paris’te görmediğim tek yer burasıymış” Maupassant’ın sözünü ettiği demir yığını, her yıl milyonlarca turisti kendisine çekiyor. Kimileri romantik bir balayı için, kimileri de ‘Ben Paris’teyken...’ diye başlayan cümleler kurmak için kente akın ediyor ve mutlaka Eyfel e çıkıyor...
İşte 1 buçuk saatlik soğuk ve yağmur altında beklemenin ardından 13 euro vererek Eyfeldeyiz önce 2. kat ve sonra en tepesi göz alabildiğine muhteşem Paris manzarası karşımızda fotoğraf meşhur Trocadero meydanı...Parisi seyrediyoruz buğulu camlar ardından haritalardan nerde ne var takip ediyoruz ardından doğru Trocadero meydanına ilerliyoruz ama yol üstündeki büfelerde bulunan baget ekmeklerden kaşar ve domatesten oluşan sandviçler aklımızı çeliyor banklarda atıştırıyoruz ve ardından bolca Eyfeli fotoğraflıyoruz ... Ahhh bide hava yükselse :)))

Ardında nehir turu için biletlerimizi alıyoruz ki 11 euro vererek tüm gün kullanma şansımız var zaten nehir boyuncada gezilecek pek çok yer var ... Hava güzel olsa ve tabii vakitde bol olsa nehir etrafında bol bol yürüyüp köprülerden geçilerek tüm yerler gezilebilecek mesafede...
Alexandre III köprüsü en muhteşemi ....

İlk durağımız Quasimodo’nun evi Notre Dame kilisesi. Yapımına 12. yüzyılda başlanan ve 200 yılda biten kiliseye geldiğinizde gerçek Paris’e gelmişsiniz demektir. Çünkü Paris, ilk olarak bu adada ‘Ile de la Cite’de kurulmuş. Kiliseye giriş ücretsiz ancak 387 basamak tırmanır, üzerine de 7,50 Euro veririm derseniz 13 tonluk Emmanuel Çanı’nı da görebilirsiniz.Ama o cesaret biz de yoktu haliyle :)) Paris in sıfır noktasını aradık ama bulamadık maalesef ....
Şimdilik bu kadar arkası yarın :))

Haziran 14, 2009

Paris'den...

İşte burdayım uzun bir aradan sonra yeniden 5 haziran itibariyle önce Fransa semalarında ardından Paris peşi sıra da Lyon sokaklarında gezinmek bakınmak fotoğraf çekmek gibi meşguliyetlerle dolaşıp durmaktaydım :)) Detaylarla anlatmak istiyorum aslında ama ne derece mümkün görücez ... 5 inde 10.20 uçak kalkış saatimizdi ama 11.15 i buldu 3,5 saatlik sakin bi yolculuğun ardından indik Paris e...Havanın açık olması sebebiyle meraklı gözlerle Paris i izledik Eyfeli görerek keyiflendik :)) Bavulları alıp çıkış işlemlerini yaptıktan sonra İnformation bulup kendimize otel aramaya başladık eveeet maalesef yoğunluktan otel bile bulamamıştık havaalanındaki İ. bizi Auber deki İ. a yönlendirdi bu arada pek çok broşür ve metro hattı ve şehir haritası edindik ki bunlar çok işimize yaradı...


İnformation dan Grands Bulvar ın çok yakınlarında bi otel bulduk yerleştik birazcık dinlenmenin ardından hemen sokaklara çıktık istikamet Şanzelizeydi . Opera durağından metroyla Champs Elysees durağında indik birazcık yürüdükten sonra tüm haşmetiyle Zafer Takı karşıladı bizi çok etkileyiciydi ...
Şimdilik bu kadar yoğunluk hala had safhada o sebepten en kısa zamanda daha çok bilgi ve görselle burdayım ...Gezdim gördüm tamam yazdım kısmı peeeek yakında :))

Haziran 01, 2009

İncekaya Su Kemeri...

Selamm bu aralar pek sık yazamıyorum malzeme bol ama vakit olmuyor .Fotoğraflar geçen hafta sonuna ait Cumartesi Yedigöller e pazar Safranbolu ya gitmiştik bu haftasonuda güzel yerler gezdik gördük fakat makinenin şarjı olmadığı için fotoğraflayamadım... İncekaya su kemeri çok etkileyici bence oldukça yüksek ve dar bi yapı o sebeple geçmekte zorlananlar ortaya gelince duraklayanlar olmuyor değil o sebep yükseklik korkusu olanlar için karşıya geçmek zor olabilir ama değer mi bence kesinlikle çünkü karşı taraftan çok daha güzel görünüyor ...
~~
Birazda ansiklopedik bilgi; Sadrazam İzzet Mehmet Paşa tarafından yaptırılan kemer, ilçe merkezine 7,5 km uzaklıktadır. İncekaya Köyü’ndeki su kemeri 116 metre uzunluğunda, 6 kemerli görkemli bir yapıdır. Su kaynağından ilçeye su getirilmesine yarayan kemer 110-220 cm genişliktedir. Altındaki tokatlı deresi de kanyon gezisi için ideal bir parkurdur. Restore edilen İncekaya Su Kemeri’nin alt tarafına çeşitli etkinlikler için sahne ve oturma yerleri yapılmıştır...

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails