Cezaevi adeta açık hava müzesi görünümünde ama çok da bakımsız maalesef ki her yerde var olan değer bilmezlik burda da mevcut...
Hapishaneyi çevreleyen iç kalede 11 adet burç mevcut .... Burçların yüksekliği 22 metre ve surların yüksekliği ise 18 metre imiş ...Yani kaçmak imkansızzz... 3 metre kalınlığında olan surların üzerinde iç kaleyi bir uçtan bir uca kadar gezebilme imkanı veren yollar muhafizların gezi yolu olarak kullanılmış...Gözetleme kuleleri etkileyici orda eli silahlı askerlerin bulunduğunu düşünmekse korku verici... Üzerlerinde değerli tarihi bilgiler bulunan kitabeleri ile bu gün sapa sağlam ayakta duran ve eski zindan özelliğini yitirmeyen ve bazıları kullanılabilir durumda olan Burçlar bu hali ile görülmesi gerekli kültür varlıklarımızdan... İç kaleyi oluşturan beden ve burçların yapımında Antik devir mimarisine ışık tutacak bol miktarda mimari parçalar kullanılmış...
Zindan çok ürkütücü bi insan nasıl olur da o şartlar altında yaşamış olabilir,düşündürücü...
Pek çok ünlü yatmış Sinop Cezaevinde... Koridorlarda dolaşırken sözlerini orda yatarken Sabahattin Ali nin yazdığı Aldırma Gönül yankılanıyor adeta kulaklarımda...
''... Dışarda deli dalgalar,
Gelip duvarları yalar,
Seni bu sesler oyalar,
Aldırma gönül aldırma...
Görmesen bile denizi,
Yukarıya çevir gözü:
Deniz gibidir gökyüzü;
Aldırma gönül, aldırma...''' sözle ne kadarda güzel anlatıyor cezaevini kimler kalmış neler yaşamış ne zor şartlarda ne zor günler geçirmişler diye düşünüp hüzünlenmemek elde diil...
En son kare hala çekimi devam etmekte olan Parmaklıklar altında dizisinin seti olark kullanılan ve özel hazırlanmış koğuş,çok renkli ...
Cezaevinin koridorlarında ,koğuşlarda,bahçesinde dolaşırken dışarda uçan kuşlar, ağaçlar ,çiçekler ,bahçede dolaşan kedi,dalgaların sesi bile farklı düşüncelere sevk ediyor insanı çok çoook hüzün verici...
2 yorum:
Merhabalar uzun aradan sonra arka arkaya ne güzel yazılar..
Sinop cezaevinin dolaşırken insanın ürpermemesi elde değil. Bir zamanlar duvarlarını deniz yalarmış şimdilerde yol geçiyor. Kullanılan taşlar, kitabeler, hücreler, zindan, gezerken ilgimizi çok çekti. Her adım bir tarih... Bu kadar özgürlükten yoksun kalmaya rağmen suçun hala devam etmesi de ayrı bir merak ...
Parmaklıklar ardı seti de çok hoş, umarız bazı sanatçılarla da karşılaşma şansınız olmuştur.
http://gittiklerimden.blogspot.com/2008/03/sinop-tarihi-cezaevi-tarih-kalntlar.html
http://gittiklerimden.blogspot.com/2008/03/sinop-tarihi-cezaevi-semeler.html
Sevgili seyyah çook teşekkürler...
Sinop la ilgili izlenimlerinizi daha önce zevkle okumuştum :))
Maalesef ki çekimlere ara verildiği bi döneme denk gelince bizim gidişimiz kimseyle karşılaşamadık :((
Sevgiler...
Yorum Gönder